İnsanların kafasını karıştıran bu soruyu Havacılık Tıbbı Derneği Başkanı Prof. Dr. Muzaffer Çetingüç’e sorduk. “Çok titiz, tuzu kuru, obsesif yüzde 20’lik kesim imtina eder. Kalanı, seferler bugün açılsa uçağa koşarak biner. Corona virüsü salgını nedeniyle yolcu sayısı çok azalmaz” dedi.
Tüm resmi açıklamalar uçak yolculuğunun Mayıs sonunda yeniden başlayacağına işaret ediyor ama, kafalarda soru işaretleri var. Dünya Sağlık Örgütü’nün corona virüsüyle mücadelede bir numaraya koyduğu sosyal mesafe tedbiri yok mu sayılacak?
Havacılık endüstrisi uzmanları, “Uçakta sosyal mesafeyi korumak için iki yolcu arasında bir koltuk boş bırakmak gibi ciddi kısıtlamalar uygulanırsa, yolcu sayısı düşer, havayolu şirketleri ayakta kalamaz” diyor.
TOBB Sivil Havacılık Meclis Başkanı ve Onur Air Genel Müdürü Teoman Tosun, “Tüm dünyada koltuk aralıklarının boş bırakılması önerisi somut fayda sağlamayacağı ve bilet fiyatlarını seyahat edilemez boyutta artıracağı için gündemden çıkartıldı” diyerek durumu netleştirdi.
Öyle anlaşılıyor ki sadece bir maske takarak eskisi gibi uçaklara binilmesine izin verilecek. Peki insanlar dünyayı kasıp kavuran salgında uçağa korkmadan binmekten çekinmeyecek mi? Havacılık Tıbbı Derneği Başkanı Psikolog Prof. Dr. Muzaffer Çetingüç, tüm uyarılara rağmen, biraz da mecburiyetten uçak yolcusu sayısının çok azalmayacağı görüşünde. SÖZCÜ’nün sorularını yanıtlayan Çetingüç önemli tespitlerde bulundu:
YÜZDE 80 UÇAĞA BİNMEKTEN ÇEKİNMEZ
Çok titiz, tuzu kuru, bizim obsesif olarak nitelendirdiğimiz kabaca yüzde 20’lik bir kesim imtina edebilir. Bu bizim insanımıza özgü bir durum değil, Avrupalı ve Amerikalılarda da durum aynı.
İLK SOKAĞA ÇIKMA YASAĞI AÇIKLAMASINDA GÖRDÜK
Uçak seferleri bugün açılsa, insanlarımızın büyük bölümünün koşarak yoğun ilgi göstereceğini düşünüyorum. Aynı şekilde AVM’lere de koşacaklar. Bunun örneklerini, ilk sokağa çıkma yasağı sürecinde yaşadık. İnsanlarımız iki saat için üst üste alışveriş yapmaya koştu. Çarşıda, pazarda, PTT kuyruğunda iç içe olmaktan çekinmedik.
MACERA SEVEN BİR GRUP VAR
Hayat insanları bazı şeyleri yapmaya mecbur bırakıyor. İş, hastalık, askerlik nedeniyle uçağa binmek zorunda olanlar var. Uçağa binmeden Rusya’yla ticaretini sürdüremez. Bunun yanında, sağlık bilinci yüksek olmayan, havada tavada hemen koşturacak macera seven bir grup da var. Diğer vasıtalara göre daha temiz olduğuna inananlar da uçağa binmekten çekinmeyecektir.
METRO VE OTOBÜSTEN DAHA SOFİSTİKE TEDBİRLER ALINIYOR
Uçakta, otobüs, metro ve metrobüs yolculuğundan daha sofistike önlemler var. Hepa filtreler var, 1 saatte 15-20 kez havayı sirküle ediyor. Uçak yolcusu böyle düşünüp kendini rahatlatacak.
KOKPİT VE KABİN EKİPLERİNİN PSİKOLOJİSİ İYİ
Havacılık konusunda uzman Psikolog Arınç Sönmez, işi gereği şu an evde oturan pilot ve kabin memurlarıyla sık sık görüştüğünü belirterek, “Psikolojileri iyi durumda, yeniden işlerine başlamak istiyorlar. Hazır ve nazırlar” dedi.
Sönmez, “Uçak kazalarından sonra da tüm uçucu ekiplerde benzer bir tedirginlik yaşanır, ama ilk operasyonla birlikte çok çabuk atlatılır” tespitinde bulundu.
Sönmez şöyle konuştu: “Toplumsal travma yaşanıyor. İkinci dalga olacak mı endişesi yaygın. Bu uçak yolcusunu da bir ölçüde etkileyecek. Önümüzdeki bir iki sene, havalimanları ve havayolları güven verinceye kadar Bodrum’a, İtalya’ya gidişlerin azalacağı net.”(Sözcü)