EUROCONTROL verilerine göre Avrupa’nın en yoğun havalimanı olan İstanbul Havalimanı, 2025 analizinde dünyanın en bağlantılı merkezi seçildi. İGA CEO’su Selahattin Bilgen, bu dev yapıyı yönetmenin perde arkasını anlattı.
Avrupa Hava Trafik Emniyeti Örgütü’nün (EUROCONTROL) Kasım ayı raporu, yılda 80 milyondan fazla yolcuyu ağırlayan İstanbul Havalimanı’nın günlük uçuş sayısında Avrupa’nın en yoğun merkezi olduğunu ortaya koydu. Uluslararası Havalimanları Konseyi (ACI Europe) tarafından 2025 analizinde “dünyanın en bağlantılı havalimanı” seçilen İstanbul Havalimanı, yaklaşık 340 destinasyona direkt uçuş sağlıyor.
Bu küresel başarının arkasındaki isim olan İGA CEO’su Selahattin Bilgen, yoğun iş temposu, liderlik anlayışı ve dev bir yapıyı yönetmenin günlük hayata etkileri hakkında dikkat çeken açıklamalarda bulundu.
“Hayatımın son 10 yılı yüzde 90 iş”
Uluslararası bir havalimanı yönetmenin temposunu anlatan Bilgen, tipik bir gününe mesaj ve e-postaları kontrol ederek başladığını belirterek, “Hayatımın son 10 yılının yüzde 90’ı iş olarak tanımlanabilir.” dedi.
Açık kapı politikası: “Doğrudan iletişime inanıyorum”
Bilgen, iş gününün 09.30’da ofiste başladığını ifade ederek liderlik anlayışını şu sözlerle özetledi:
“Doğrudan iletişimin önemine inanıyorum. Mümkün olan en üst seviyede açık kapı politikası yürütüyorum. Ofiste meslektaşlarımla doğrudan temas hâlinde olmak benim için çok önemli.”
Gün boyunca toplantılar, paydaş görüşmeleri ve operasyonel değerlendirmeler yapan Bilgen, çoğu zaman akşam 20.30–21.00 gibi ofisten ayrıldığını, çocukları uyumadan önce eve dönmeye çalıştığını söyledi. Çalışma temposunun geceleri 01.00–02.00’ye kadar sürebildiğini vurguladı.
“Bir havalimanı değil, bir şehir yönetiyoruz”
İstanbul Havalimanı’nın ölçeğini “bir şehir gibi” diye tanımlayan Bilgen, dev yapının işleyişine ilişkin şu bilgileri paylaştı:
“Bagaj sistemimiz, geri dönüşüm tesisimiz, operasyon merkezimiz, itfaiye departmanımız, elektrik departmanımız, dev bir güneş enerjisi santralimiz var. Bu kadar büyük bir yapıyı gözlemlemek ve yönetmek hem zor hem de heyecan verici.”
Hafta sonları bile terminalde dolaşarak operasyonları takip ettiğini belirten Bilgen, sahadaki çabaların karşılığını görmenin en büyük motivasyonu olduğunu dile getirdi.
VIP talepleri ve “kül dolu torba” olayı
Yoğun operasyonun zaman zaman sıra dışı anlara sahne olduğunu söyleyen Bilgen, sık sık üst düzey isimlerden uçak bekletme talepleri aldıklarını söyledi. En ilginç olaylardan birinin ise 10 ay önce terminalde bulunan “bir torba dolusu insan külü” olduğunu belirten Bilgen, sahibinin hâlâ bulunamadığını ve eşyayı özenle muhafaza ettiklerini söyledi.
“İşim hayatımdan ayrı değil”
İşini bir meslekten öte bir tutku olarak tanımlayan Bilgen, “İşimi hayatımdan ayrı görmüyorum, işim benim hayatım. Bana tamamen uygun bir rol.” dedi.
Yıllarca süren hızlı büyümenin ardından hedeflerinin operasyonları daha istikrarlı, kurumsal bir yapıya oturtmak olduğunu belirten Bilgen, 11.000 çalışanla daha dengeli bir çalışma kültürü oluşturmayı amaçladıklarını söyledi.
Konuşmasını “Yeniden doğsam aynı yolu seçerdim.” sözleriyle tamamlayan Bilgen, İstanbul Havalimanı’nın geleceği için güven veren bir tablo çizdi.