Dünyanın 124 ülkesindeki 306 noktaya uçan Türk Hava Yolları (THY) şimdi de rotasını Afrika’nın incisi Angola’ya çevirdi. Uçuşların sonbaharda başlayacağı müjdesini veren Türkiye’nin Luanda Büyükelçisi Alp Ay, bununla birlikte iki ülke arasındaki 300 milyon dolarlık ticaret hacminin katlanacağını söyledi. Ay, iki ülke arasında her alanda ticaret anlaşması imzalanması için çalışmaların başlatıldığını belirterek, yeni yatırımlar için de kapının aralandığına işaret etti.
Elmas, petrol gibi zengin yer altı ve yer üstü kaynaklarının yanı sıra Atlas Okyanusu’na da kıyısı olan Angola son dönemde yabancı yatırımcının radarında. Afrika kıtasının güneybatısında bulunan ülkeyi, dünyanın 124 ülkesindeki 306 noktaya uçan Türk Hava Yolları (THY) da programına aldı. Geçtiğimiz yıl kıtada 54. uçuş noktasını Gambiya’nın başkenti Banjul olarak seçen THY’nin ‘kara kıta’daki 55’inci durağı Luanda olacak. Türkiye ile arasında 2 saatlik zaman farkının bulunduğu Angola’ya önümüzdeki sonbaharda başlaması planlanan uçuşlarla mesafe 14 saatten, 7,5 saate kadar inecek.
EMİRATES ÇELME TAKMAK İSTEDİ
Yeni Şafak’a değerlendirmelerde bulunan Türkiye’nin Luanda Büyükelçisi Alp Ay, ülkede 4 ay önce göreve başladığını söyledi. Türkiye’den direkt uçuşların başlaması için Angola’nın önceki cumhurbaşkanı ve dış işleri bakanıyla konuştuklarını, hatta gerekli onayların alındığını bildiren Ay, son anda karardan dönüldüğünü dile getirdi. Özellikle Emirates hava yolunun ülkede çok etkin olduğuna ve yapılan girişime çelme taktığını ifade eden Büyükelçi Alp Ay, “Bakanlıkta Emirates’in çıkarları bağlamında ağırlığı vardı. Fakat şimdi hem yönetim değişti hem de o ağırlık kalktı. Yeni yönetimle yaptığımız görüşmelerle sorunu çözdük” diye konuştu.
THY PROGRAMINA ALDI
Türkiye’den ülkeye gidip gelmenin 24 saate mal olduğuna dikkati çeken Alp Ay, “THY ülkeyi programına aldı. Önümüzdeki sonbaharda uçuşlara başlamayı planladığını biliyorum. Haftada karşılıklı olarak 2 veya 3 uçuş gerçekleşeceğini düşünüyoruz” bilgisini paylaştı.
BAVUL TİCARETİ BÜYÜYECEK
- 2019 yılı içerisinde ülkenin Cumhurbaşkanı Joao Lorenço’nun, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın davetine icabet edeceğinin de altını çizen Ay, “Bu ziyaret sırasında biz birçok anlaşmayı aradan çıkarıp hukuki bir temel oluşturmuş olacağız. Bu hem Angola hem de bizim iş dünyamıza daha net destek olmamızı sağlayacak” ifadelerini kullandı. Kendisinin mesleği gereği kaç saat olursa olsun yolculuk yapmayı göze aldığını ifade eden Ay, “Ama bir iş insanı için 24 saat çok önemli bir zamanlama. Uçuşun başlamasıyla çok daha yoğun temaslar başlayacaktır” değerlendirmesinde bulundu. 10 binlik ülke nüfusunun yüzde 90’nın amacının ya ticari partner bulmak ya da doğrudan bavul ticareti yapmak olduğuna işaret eden Ay, “24 saati göze alarak, tekstil ürünleri getiriyorlar. Eskiden bu işi Portekiz, Brezilya ile yapıyorlardı. Fakat şimdi bizi gördüler, artık tanıyorlar. Ben bu uçuşu gerçekleştirirsem, bu küçük düzeydeki bavul ticareti eninde sonunda büyüyecek. Sonuç olarak bu uçuşlar her alan için büyük fayda sağlayacak” şeklinde konuştu.
300 MİLYON $’LIK TİCARET HACMİ
İki ülke arasındaki ticaret hacminin 2018 yılı itibariyle 300 milyon dolara yaklaştığını bildiren Ay, “Burada artıda olan biziz. Un, markana, irmik, gibi gıda ürünleri, tarım alanında kullanılan bazı makinalar ile ufak çapta da olsa demir çelik ürünleri satıyoruz. Daha büyük bir potansiyel olduğunu inanıyoruz. Bu hacim daha da genişletilmeli” dedi.
BİRÇOK ALANDA TİCARET ANLAŞMASI HAZIRLANIYOR
THY uçuşlarıyla birlikte ticaretin katlanarak artacağına vurgu yapan Ay, şunları söyledi: “Gündemimizde her alanda 15’den fazla ikili anlaşma var, daha yasal temeli yeni koyuyoruz. Başta savunma olmak üzere; eğitimden, ticarete, çifte vergilendirmenin önlenmesi gibi aklınıza gelebilecek her türlü anlaşma şu anda hazırlanıyor.” Angola’nın dünyanın dokuzuncu büyük petrol üreticisi ülkesi olduğunu aktaran Ay, “Ülke aynı zamanda çok önemli bir elmas üreticisi. Fakat bu biraz da dezavantaj getiriyor. Bu ülkenin ekonomisi başından itibaren petrol gelirlerine dayalı. Böyle olan ülkelerde petrol fiyatlarının düşmesi çok ağır sıkıntıya sebep oluyor” ifadelerini kullandı.
HER SEKTÖRDE FIRSAT VAR
IMF’nin Aralık ayında Sahraaltı coğrafyasında yaptığı açık ara en büyük anlaşmayı Angola ile yaptığının altını çizen Alp, şunları kaydetti: “Ülke hem büyük bir ekonomik kriz hem de dönüşüm içerisinde. Angola hükümeti her türlü açıklamalarında kaynakları çeşitlendirmek istediklerine vurgu yapıyor; tarım, turizm, yan sanayi ürünlerin üretilmesine yönelik teşviklerde bulunuyorlar. Bu durum yabancı ve Türk yatırımcı için birçok sektörde önemli fırsatlar doğuruyor.”
TÜRK YATIRIMCI HAREKETE GEÇTİ
- Tarım, madencilik, inşaat, enerji, balıkçılık, yan sanayi ürünleri ve tekstil gibi pek çok alanda ülkede önemli yatırım fırsatları olduğunu söyleyen Alp Ay, “Burada birkaç tane Türk yatırımcının da enerji, inşaat ve atık alanlarında projesi var. Bu ülkede sağlık açısından zararlı çok büyük bir çöp problemi var. Bizim şirketlerimizden biri bu konuda çok keyifli bir proje sundu. Kar marjı yüksek, orta vadede sürdürülebilir bir yatırım olacak. 2-3 yıl sonra buraya ürün satmak daha zor olacak. Şu anda ben buraya bir un fabrikası kurabilirsem, bu ilerde ciddi ve karlı bir yatırım haline gelecek” bilgisini paylaştı.
Kaynak: Yeni Şafak