Türk havacılık sanayisi için yarım kalan TOMTAŞ macerası, Kayseri’nin merkez Melikgazi ilçesinde kurulacak fabrikayla yeniden Türk havacılık sanayisine katkıya dönüştürülecek.
ASFAT, Erciyes Teknopark, Türk Havacılık ve Uzay Sanayii ile TOMTAŞ Yatırım Ortaklığı tarafından kurulan TOMTAŞ Havacılık ve Teknoloji AŞ’de, uçak gövdesi, kanatları, kapıları, kumanda yüzeyleri, iniş takımları gibi ana montaj parçaları, pervaneler, helikopter rotorları ve motor parçaları üretilecek.
Bunun için yaklaşık 205 milyon liralık yatırım yapılacak. Kurulacak tesisin yıllık 420 bin kilogram üretim kapasitesi olacak. Tesis için 10 milyon 207 bin 500 dolarlık makine ve teçhizat ithal edilecek.
VERGİ İNDİRİMİ VE MUAFİYETLERDEN YARARLANACAK
“Bölgesel-öncelikli yatırım” kapsamında değerlendirilen tesis için faiz desteği, gümrük vergisi muafiyeti, KDV istisnası, sigorta primi işveren hissesi 7 yıl, vergi indirimi yüzde 80, yatırım katkı oranı yüzde 40 olmak üzere bir dizi teşvik imkanı sağlanacak.
TOMTAŞ Havacılık ve Teknoloji AŞ faaliyete geçtiğinde 50 kişinin istihdamı öngörülüyor. Tesisle ilgili çalışmalar sürerken istihdam edilecek kadroların oluşturulması için de çalışmalar yapılıyor. Bu kapsamda CMM kalite kontrol uzmanı, CNC operatörü, üretim müdürü, cad-cam mühendisi ve kalite müdürü pozisyonları için işe alım süreçleri yürütülüyor.
TÜRK HAVACILIK SANAYİNİN KİLOMETRE TAŞLARINDAN
TOMTAŞ Havacılık ve Teknoloji AŞ’nin geçmişi 1920’li yıllara uzanıyor. Türk Tayyare Cemiyetinin 1925’te kurulması sonrasında bir uçak fabrikası kurulması için harekete geçildi. Sermaye ve teknik eleman konusundaki ihtiyaçlar göz önüne alınarak Alman Junkers firmasıyla ortaklık kuruldu.
Tayyare ve Motor Türk AŞ’nin (TOMTAŞ) resmi açılışı 1926’da yapıldı. Fabrikanın teçhizatları ve personelinin bir kısmı Almanya’dan getirildi. Fabrika bünyesinde patenti Junkers firmasına ait uçakların parça montajı ve bazı parçalarının üretimi yapıldı.
Fabrikada çalışan Alman ve Türk işçiler arasındaki ücret farkı ve Junkers firmasının anlaşma gereği doğan yükümlülüklerini yerine getirmemesi gibi nedenlerle ortaklık uzun süreli olmadı ve 1928 yılında sonlandı.
Junkers’ın hisseleri Türk Tayyare Cemiyetine devredildi. TOMTAŞ, Kayseri Uçak Fabrikası adı altında 1931’de yeniden açıldı. Bu fabrika da çeşitli değişimler geçirdikten sonra bugünkü Kayseri Hava İkmal Bakım Merkezi Komutanlığına dönüştü.
İŞTE UÇAKLARIN ÖYKÜSÜ
Kayseri’de 70 yıl önce gömülen Türk Alman ortak yapımı 50 adet savaş uçağı tespit edildi. Uçakların ABD’nin isteği doğrultusunda gömüldüğü belirtiliyor.
Türk savunma sanayisinin en gizemli olaylarından biri gün yüzüne çıkmaya hazırlanıyor. 70 yıldır Türk kamuoyundan gizlenen kayıp savaş uçakları skandalında yeni belgeler ortaya çıktı. 1947’de ABD’nin Türkiye’ye yardım planı ile ortadan kaybolan, envanterlerden silinen 72 adet Focke-Wulf FW-190 tipi uçaklardan 50’si Kayseri Eski Havalimanı’nın altında (2. Hava İkmal Komutanlığı ön cephesi) gömülü. Uçakların ortaya çıkarılması ile ilgili ilk resmi çalışma 2015’te gerçekleşti. Bu kapsamda yapılan metal dedektör testleri de uçakları tespit etti. Sabah gazetesinden Metin Can’ın haberine göre, uzayan bürokrasi ve araya giren 15 Temmuz darbe girişimi uçakların gün yüzüne çıkmasını engelledi.
YERLİ ÜRETİMİ BİTİRDİ
FW-190 A3’ler yerlilik açısından ayrı bir öneme sahip. Zira 1. Dünya Savaşı’nda başlayan Alman işbirliği Cumhuriyet’in kurulmasından sonra Junkers ile üretim işbirliğine dönüşmüştü. Türkiye’de TOMTAŞ kurulmuş ve A-20’ler Türkiye’de üretilmişti. Ortak üretimin devamı amacıyla 1941’de Alman büyükelçisi, eski şansölye Franz von Papen’in gayretleri sonucu bir ticaret antlaşması imzalandı. Bu anlaşma gereği Türkiye Almanya’ya demir ve krom cevheri sattı. Karşılığında da 72 adet FW-190A3 tipi savaş uçağı aldı. Parçalarının önemli kısmı Anadolu’daki tesislerde üretilen uçaklar 1943’te Türkiye’ye getirildi. İlk uçuşunu 10 Temmuz 1943’te yapan bu uçaklar 5 farklı ile dağıtıldı. 50 adet uçak da Kayseri’ye gitti. Türk-Alman yapımı savaş uçaklarının kaderi 1947’de son buldu. Ortaya çıkan gizli belgelere göre olay şu şekilde gelişti: ABD, İkinci Dünya Savaşı’nın ardından elinde kalan binlerce uçağı müttefiklerine dağıtmak üzere çalışma başlattı. Ankara ile uzun süren görüşmeler gerçekleşti. Nihayetinde ABD’li yetkililer ile 1947’de anlaşmaya imza atıldı. Anlaşma gereği Türk ordusunun envanterdeki tüm Alman FW-190’lar imha edilecekti. O tarihten sonra uçaklar hiç görülmedi.
YAĞLI BRANDALARA SARDILAR
Konuyu 25 yıla yakın süredir araştıran Hasdal Kışlası’na adı verilen komutanın torunu olan Uluhan Hasdal, “ABD kendi uçaklarını ücretsiz vermek istedi. Ancak bir şartı vardı. Alman uçaklarının yok edilmesi. 50’ye yakın uçak Kayseri Havalimanı’na getirildi. Envanter dışı bırakıldı. Hatta belgelere göre, uçaklar yağlı brandalara sarılarak gömüldü. Alman havacılık temsilcileri ile görüştüm. Bu model uçakların korozyana dayanıklı olduğunu ve çıkarılması halinde uçurulabileceğini söyledi” dedi.
HİÇBİR MÜZEDE ÖRNEĞİ YOK
Uçakların gün yüzüne çıkması için sanat düşkünü işadamları da yoğun çaba sarf ediyor. Bu isimlerden biri olan Hisart Müzesi’nin kurucusu Nejat Çuhadaroğlu, yakın zaman önce Kayseri’deki görevli komutanlarla birçok görüşme yaptığını ifade ediyor. Uçakların çıkarılması konusunda önemli mesafe alındığını belirten Çuhadaroğlu, “Ancak araya 15 Temmuz darbe girişimi girdi ve çalışmalar rafa kalktı. Bu model uçaklar şu an dünyada hiçbir müzede yok” dedi. İstanbul’da ‘İsmail Akbay Havacılık ve Uzay Bilimleri’ adlı bir müze kurmayı hedefleyen araştırmacı Stuart Kline da konuyu takip eden isimlerden. 14 yıldır Türk havacılık tarihi üzerine 2 önemli kitap yazan Kline, “Konuyla ilgili bürokratik çalışmaların tamamlanmasını bekliyoruz. Ayrıca bir müze projemiz var. Hükümet tarafından da projemiz ilgi gördü” dedi.
İLK UÇUŞU 1939’DA YAPTI
Focke-Wulf FW-190 ilk uçuşunu 1 Haziran 1939’da yaptı ve 1941’de hizmete girdi. İlk olarak Eylül 1941’de Kuzeybatı Fransa üzerinde görüldü ve kısa sürede RAF’ın en iyi av uçağı olan Spitfire Mk.V’ye karşı üstünlüğünü ispatladı. Tanınmış Alman tasarımcısı Kurt Tank tarafından projelendirilen Fw-190 esas itibariyle tek kişilik bir av uçağı olup kara-taarruz ve gece av uçağı olarak da savaş sonuna kadar kullanıldı.