Sürdürülebilir kalkınma ilkeleri doğrultusunda çalışmalarını tasarlayan İGA, operasyonel başarılarıyla küresel aktarma merkezi haline getirdiği İstanbul Havalimanı’nda çevre ve sürdürülebilirlik konuları özelinde yürüttüğü faaliyetlerle havacılık sektörüne örnek teşkil etmeye devam ediyor. Atık yönetim altyapısını, atığın kaynağında etkin olarak ayrıştırıldığı bir sistemle kuran İGA, İstanbul Havalimanı’nda sürdürdüğü çalışmalar sonucu Türkiye’de ‘Sıfır Atık Belgesi’ni alan ilk havalimanı olmayı başardı.
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın sürdürülebilir çevre ve sürdürülebilir kalkınma anlayışı ile hayata geçirilen ‘Sıfır Atık’ projesi kapsamında İstanbul Havalimanı, havacılık sektöründe 1 numaralı ’Sıfır Atık Belgesi’ne layık görüldü.
Sıfır Atık Projesi nedir?
Atıkların geri dönüşüm ve geri kazanım süreci içinde değerlendirilmeden bertarafı hem maddesel hem de enerji olarak ciddi kaynak kayıpları yaşanmasına neden olmaktadır. ‘Sıfır Atık’, israfın önlenmesini, kaynakların daha verimli kullanılmasını, oluşan atığın miktarının azaltılmasını, etkin toplama sisteminin kurulmasını, atıkların geri dönüştürülmesini kapsayan ve atık önleme yaklaşımı olarak tanımlanan bir hedeftir.
Doğal kaynakların tükenmesi ve iklim değişikliği gibi hususlar başta olmak üzere tüm canlıları tehdit edecek boyutlara varan hava, su ve toprak kirliliğinin önüne geçilmesi amacıyla ‘Sıfır Atık’ projesi kapsamında; atık oluşum sebeplerinin gözden geçirilerek atık oluşumunun engellenmesi veya minimize edilmesi, atığın oluşması durumunda ise kaynağında ayrıştırılarak geri dönüşüme kazandırılması hedeflenmiştir. Projede mevcut sistemlerin daha düzenli ve uygulanabilir bir temele oturtulması prensibiyle yola çıkılmıştır.
İstanbul Havalimanı’nda ‘Sıfır Atık’ çalışmaları
Sürdürülebilirliği geleceğimizin en temel değeri olarak gören İGA, havacılık sektörüne örnek teşkil edecek çalışmalarını, İstanbul Havalimanı’nın tasarımdan inşaat aşamasına, inşaat döneminden de operasyon sürecine kadar uzanan her aşamasında titizlikle uyguluyor. Bu düşünceden yola çıkarak “Sıfır Atık” yaklaşımının kritik başarı faktörü olarak görüldüğü İstanbul Havalimanı’nda, yürütülen çalışmalar sürdürülebilirlik temelinde ele alınırken, tüm faaliyetler IFC (Uluslararası Finans Kurumu) Standartları, Ekvator Prensipleri, Türk Çevre Mevzuatı gibi uluslararası standartlar ve kılavuzlar ışığında oluşturuluyor.
‘Sıfır Atık’ prensibi yaklaşımında, atık sorununun çözümü için kaynağında ayrıştırmanın büyük önem taşıdığı İstanbul Havalimanı’nda faaliyet gösteren İGA dahil tüm tarafların atıkları kâğıt-karton, ambalaj, cam, organik ve evsel atık olarak beş farklı kategoride ayrıştırılıyor. Böylelikle, tüm atık yönetimi altyapısının geri dönüşüm sağlayacak şekilde tasarlandığı İstanbul Havalimanı’nda, faaliyet gösteren tüm işletmeler havacılık sektörüne öncülük eden İGA liderliğinde İstanbul Havalimanı’nın Sıfır Atık Deklarasyonu’na imza atmış durumdalar.
Havalimanında atık oluşan alanlara kâğıt-karton, ambalaj, cam, organik ve evsel olmak üzere 5 ayrı kategoride atık türlerine göre konteynerler yerleştirilerek atıklar bu alanlarda kaynağında ayrıştırılıyorlar. Atık türüne uygun atık toplama araçları ile toplanan atıklar Katı Atık Tesisinde ayrıştırılarak geri kazanıma ve depolamaya gönderilmek üzere ayrıştırılmaktadır. Havalimanındaki tüm paydaşlar da aynı doğrultuda ‘Sıfır Atık’ projesine destek vererek atıklarını 5 ayrı kategoride toplayarak İGA’ya veriyorlar. Bu sayede ‘Sıfır Atık’ hedefine paydaşların da katkıları sağlanıyor.
Hedef, gelecek nesillere temiz, gelişmiş bir Türkiye ve yaşanabilir bir dünya bırakmak…
İstanbul Havalimanı’nda yürütülen çalışmalar sonucu ‘Sıfır Atık Belgesi’ alınmasına ilişkin değerlendirmelerde bulunan İGA Havalimanı İşletmesi İcra Kurulu Başkanı ve Genel Müdürü Kadri Samsunlu; “İstanbul Havalimanı’ndaki tüm süreçleri çevre ve sürdürülebilirlik politikalarımıza uygun şekilde tasarlıyoruz. Sıfır Atık Prensipleri bakımından maksimum tasarrufu sağlamayı hedefliyoruz. İstanbul Havalimanı’nda günde 100 ton atık üretiliyor, bunun %30’u yani 30 ton atık geri kazanıma gönderilmektedir. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın ‘Elektronik Çevre Bilgi Sistemi’ üzerinden elde edilen verilere göre ‘Sıfır Atık’ stratejisi bakımından, havalimanının açıldığı tarihten bu yana 1.310.000 ton daha az karbondioksit salınımı gerçekleşti ve 49.500 ton daha az yakıt kullanıldı. 44.217.000 kilowatt daha az enerji tüketildi ve bu sayede 1175 kilo daha az hammadde kullanılarak tasarruf sağlandı. Çevre ve sürdürülebilirlik adına yaptıklarımız bunlarla da sınırlı değil. Atıktan Sanata (Artwist) Projesi’yle havalimanı inşaatından çıkan 100 ton atıktan ileri dönüşüm sayesinde toplam 39 sanat eseri ortaya çıkardık. Amerikan Yeşil Bina Konseyi tarafından LEED Gold sertifikası almaya hak kazandık ve bu sayede İstanbul Havalimanı ana terminal binası dünyanın en büyük LEED sertifikalı binası olarak tescillendi. Çöpün çevreye etkileri ve geri dönüşümün önemi konusunda toplumda farkındalık yaratmayı amaçlayan “Farkında Mısın?” fotoğraf ve video yarışmasını Çöpüne Sahip Çık Vakfı iş birliği ile gerçekleştirdik. ‘Çevre Farkındalığı’ kapsamında toplum tabanlı geri dönüşüm projesi “Kollekt” uygulamasının İstanbul Havalimanı’nda hayata geçmesini sağladık. Son olarak havacılık sektörüne örnek olacak şekilde ‘Sıfır Atık Belgesi’ alan ilk havalimanı olduğumuz için de çok mutluyuz. Bu başarı daha büyük hedefler için bizi motive ediyor. Şunun altını çizmek istiyorum, tüm bu çalışmaların özünde gelecek nesillere temiz, gelişmiş bir Türkiye ve yaşanabilir bir dünya bırakma isteğimiz yer alıyor. Çevre Dostu, bir havalimanı olarak bu hedef doğrultusunda yaşadığımız çevreye, ülkemize ve dünyaya katkı sağlayarak çalışmalarımızı sürdüreceğiz.” ifadelerini kullandı.