Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, mikro uydu fırlatma tesisi kurma çalışmalarına başlandığını belirterek, çok uzak olmayan bir tarihte, Türkiye’nin ve dost ülkelerin uydularının bu tesislerden uzaya gönderileceğini bildirdi.
Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde yapılan Cumhurbaşkanlığı Kabine Toplantısı’nın ardından millete seslendi.
Yeni yılın ikinci ayının ilk kabine toplantısını yaptıklarını belirten Erdoğan, dünya ve Türkiye için oldukça zorlu geçen 2020’nin ardından büyük umutlarla girilen 2021’i yeni bir şahlanış yılı haline getirmenin gayreti içinde olduklarını dile getirdi.
Erdoğan, bu amaçla yılın ilk gününden itibaren bir yandan salgınla mücadeleye, diğer yandan yatırımlara, eser ve hizmet kazandırma çalışmalarına hız verdiklerini kaydetti.
Sadece ocak ayında milletin hizmetine sundukları eserlerin kısa bir özetinin bile bu doğrultuda katedilen mesafeyi göstermeye yeterli olacağına işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, yılın ikinci günü Fırat Nehri üzerinde inşa ettikleri Kömürhan Köprüsü ile bağlantı tüneli ve yolunu hizmete açtıklarını anımsattı.
“Köy okullarında 15 Şubat’ta eğitim öğretimin başlamasını kararlaştırdık”
Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde düzenlenen Kabine Toplantısı’nın ardından millet seslenen Erdoğan, toplantıda yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınına ilişkin değerlendirmeleri ayrıntılı bir şekilde yaptıklarını belirtti.
Uzaktan eğitim öğretimin temeli olan internete erişimdeki sınırlılığı dikkate aldıklarını ifade eden Erdoğan, “Köy okullarında 15 Şubat’ta eğitim-öğretimin başlamasını kararlaştırdık. Ancak okulların açıldığı köylerde vaka artışı yaşanması halinde eğitim ve öğretime yeniden ara verilebilecek. Bunu da özellikle söylemek zorundayım. Kovid-19 her şeyden tehlikeli ve önemli. Yavrularımızın kaybına tahammülümüz olamaz.” ifadelerini kullandı.
Her türlü tedbiri almak zorunda olduklarını söyleyen Erdoğan, şunları kaydetti:
“8 ve 12. sınıflar ile ilkokul ve özel eğitim okullarında ki eğitim öğretimin 1 Mart’tan itibaren başlaması için hazırlıklara başlanacak. Vaka sayılarındaki iyileşmeye paralel olarak 1 Mart’tan itibaren il bazında eğitim öğretimin kademeli başlaması için gereken çalışmalar da yürütülecek. Yine vakaların belirli bir sayının altına düşmesiyle birlikte esnafımıza yönelik kısıtlamaların kademeli olarak gevşetilmesiyle ilgili takvimi de başlatmayı planlıyoruz. Bu vesileyle belediyelerden ve organize sanayi bölgeleri yönetimlerinden İl Hıfzıssıhha Kurulu kararlarının uygulanması hususunda hassasiyet göstermelerini beklediğimizi belirtmek istiyorum.”
Erdoğan, yaklaşık 11 aydan bu yana sabır ve metanetle tedbirlere riayet eden herkese teşekkür etti.
Erdoğan, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınının son 1 yılda ülke ayrımı yapmaksızın tüm dünyada üretimi, tüketimi, ticareti, yatırımları, turizmi ve sosyal hayatı derinden etkileyen sıkıntılara yol açtığını, bu dönemde en güçlü ekonomilerin bile küçülmeye, daralmaya başladığını söyledi.
Hasarın boyutunu gösteren çarpıcı bazı rakamları paylaşmak istediğini belirten Erdoğan, şunları söyledi:
“Yapılan son tahminlere göre, 2020 yılında küresel ekonominin yüzde 3,5, gelişmiş ülkelerin yüzde 4,9, AVRO Bölgesi’nin yüzde 7,2 ve gelişmekte olan ülkelerin yüzde 2,5 oranında küçülmesi bekleniyor. Görmeye alışık olmadığımız bu oranlar veya bu rakamlar yaşanan krizin ne kadar derin olduğunu işaret ediyor. Bu denli bir ekonomik küçülme aynı zamanda işsizlik demektir. Uluslararası Çalışma Örgütü’nün verilerine göre 2020 yılında çoğu da gençlerden ve kadınlardan oluşan 255 milyon iş kaybı yaşandı. Sadece bu iş kayıplarının ekonomik değeri 4 trilyon dolara yakın. Böylesine zorlu bir küresel konjonktürün Türkiye’yi olumsuz etkilememesi elbette mümkün değildir. Fakat bizi dünyadan ve özellikle de gelişmiş ülkelerden ayıran çok önemli avantajlarımız var. Biz son 18 senedir sağlığa, sosyal güvenliğe, sanayiye, teknolojiye yani toplumun refahını artıracak her alana büyük yatırım yapan bir ülkeyiz. Yaptığımız yatırımların karşılığını da işte bu gibi zor günlerde alıyoruz.”
Salgın süresince Türkiye’nin direncinin kırılmadığı gibi tam tersine önüne yeni fırsatlar çıktığını söyleyen Erdoğan, milletin azmini, çalışkanlığını ve yardımseverliğini bu dönemde yeniden tüm dünyaya gösterdiğini vurguladı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Sağlıkçıların özverisini, sanayide, tarımda, hizmet sektöründe çalışan kardeşlerimin alın teri tamamladı. Aşı ve ilaç geliştirmeye kendini adayan bilim insanlarımızın tutkusunu uzaktan eğitimle öğrencilerine ulaşan öğretmenlerimizin çabaları tamamladı. Salgına karşı hep birlikte topyekün bir seferberlik yürüttük. Hükümetimiz de bu süreçte sağlıktan sosyal desteklere kadar her konuda vatandaşlarımızın yanında olacak adımları attı. Hafızalarınızı tazelemek adına verdiğimiz desteklerin bazılarını kısaca özetlemek istiyorum. Yaklaşık 650 bin emeklimizi kapsayan en düşük emekli maaşı ödemesini 1000 liradan 1500 liraya yükselttik. Sosyal destek kapsamındaki tüm ailelere ilave nakdi yardım yaptık. Büyüklerimize sahip çıkarak yalnız yaşayan 80 yaş üstü vatandaşlarımızı yakın takibe aldık. Ekonomiyi canlandırmak ve istihdamı korumak için geliştirdiğimiz bir dizi tedbiri kararlılıkla uyguladık. Bay Kemal öyle danışıklı dövüşle, öyle gidip de çöp konteynırlarının içerisinden aldatmak suretiyle vatandaşlarımızı ‘bak aç, açık, sefil’ gibi yalan yanlış haberlerle, spekülasyonlarla sen bu milleti aldatamayacaksın. Zaten böyle söyledikçe de bak partin kendi içinde dağılmaya başladı.”
Kısa çalışma ödeneğinin şartlarını kolaylaştırdıklarını, kapsamını da genişlettiklerini söyleyen Erdoğan, ayrıca kısa çalışmadan ve işsizlik sigortası şartlarından yararlanamayıp ücretsiz izne çıkarılanlar için nakdi ücret desteği vermeye başladıklarını anlattı.
Erdoğan, “Bunları biz yapıyoruz. Sosyal Koruma Kalkanı kapsamında bugüne kadar çeşitli kesimlere verilen hibe desteklerinin rakamı 49 milyar lirayı geçti. Ekranları başında bizi izleyen milletime sesleniyorum, 49 milyar lirayı geçti. SGK teşviklerimiz ve İŞKUR desteklerimiz ile birlikte bu rakam nereye ulaşıyor biliyor musunuz, 71 milyar liraya ulaştı.” diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, geçen yıl salgın şartlarına rağmen 16 milyonluk turist sayısına ulaşıldığını da vurgulayarak, şunları kaydetti:
“İhracatçılarımıza stok finansman desteği sağladık. Eximbank kredi vadelerini uzattık. İhracatçılara, destekleme ve fiyat istikrar fonu kapsamında 2,4 milyar lira destek ödemesi yaptık. Dijital ortamda yapılan pazara giriş çalışmalarını destekledik. Mart 2020’den itibaren belirli sektörler için mücbir sebep hali ilan ederek vergi yükümlülüklerini ve Sosyal Güvenlik Kurumu prim ödemelerini 6 ay erteledik. Böylece 29 milyar lira vergi alacağını ve 40 milyar lira Sosyal Güvenlik Kurumu alacağını erteleyerek, 2,5 milyon vergi mükellefini rahatlattık. Yurt içi yolcu taşımacılığını, eğitim, öğretim hizmetleri, yeme içme, sinema ve konaklama hizmetlerini KDV oranını yüzde 1’e indirdik. İşyeri kiralamaları, otomotiv, motosiklet, bisiklet, küçük ev aletlerinin bakım onarımı, terzilik, kuru temizleme gibi genel orana tabi esnaf hizmetlerinde KDV’yi yüzde 8’e düşürdük. Bu vergi indirimleri ile 2020’de 15 milyar lira, 2021 yılında ise yaklaşık 12,5 milyar vergiden vazgeçmiş olduk. Vergi dairelerine, SGK, gümrük idaresine ve belediyeye ödenecek vergi, prim, para cezası gibi kamu alacaklarının yeniden yapılanmasını sağladık. Bu uygulamadan yararlanmak için şu ana kadar 7,5 milyon vatandaşımız 108 milyar liralık alacağı yapılandırmak amacıyla vergi dairelerimize başvurdu. Salgın sebebiyle faaliyetleri tamamen durdurulan kıraathane, kahvehane, internet kafe ve sinema salonu gibi işletmelerin mücbir sebep hükümleri kapsamında vergi yükümlülüklerini de erteledik. Küçük esnafımızın tamamına ve kısıtlamalar nedeniyle gelir kaybına uğrayan esnaflarımıza da hibe şeklinde destekler vermeye başladık.”