Şimdiye dek ailenizle, arkadaşlarınızla kim bilir ne çok yere gittiniz… Elbette ki birçok anı biriktirdiniz. Birlikte gülüp, birlikte eğlendiniz. Instagram’a yüklediğiniz fotoğraflara bakarken hep iyi taraflarını hatırladınız ancak grup halinde çıktığınız tatillerde yaşadığınız uyum sorunlarını unuttunuz mu? Bir restoran bile seçerken ne kadar zor oldu, hatırladınız mı?
Siz bir yeri isterken arkadaşınız istemedi. Artık buna son veren yeni bir trend var. Özellikle son yıllarda hızla artan, sürekli olarak birilerine uymak zorunda olmadığınız bu trend: Tek başına seyahat!
Tek başına seyahatin avantajları ise saymakla bitmiyor. Bir yerden sıkıldığınız an kimseye açıklama yapmadan ayrılabilir, keyif aldığınız farklı aktivitelere öncelik verebilirsiniz.
Canınız pizza yemek istiyorsa pizza yersiniz, yorulduysanız çimenlere yayılıp istediğiniz kadar dinlenirsiniz. Tek başına seyahatin ufak bir dezavantajı olarak yalnızlıktan sıkıldığınız anlarda ise yeni insanlarla tanışabilirsiniz. Heyecan verici değil mi?
Siz tek başınıza seyahatin keyfini çıkarın diye en azından planlama aşamasında sizi yalnız bırakmayalım istedik. İddialı bir yolculuk ve yalnızlığın dinlendirici hissiyatını doyasıya yaşayacağınız tek başına seyahat edilecek yerleri sizin için araştırdık. Bu şehirlerde tek başına yapmaktan keyif alacağınız tüyoları da eklemeyi unutmadık.
1. Yalnızların şehri: Kopenhag
Yalnız yaşayan kişi sayısının Avrupa’da en yüksek olduğu Kopenhag, sizin gibi yalnızlara çok alışkın. Yalnız başına seyahat edilecek yerler listesinde başı çeken bu şehirde oldukça rahat edeceksiniz.
Yapmadan dönmeyin!
- Nyjhavn Kanalı’nda teknelerle tura çıkın.
- Tek başına macera dolu bir gün için Dyrehavsbakken ve Tivoli Bahçeleri’ndeki hız trenlerine binin.
- Amalienborg Sarayı’nda muhafız değişim saatini bekleyin ve töreni izleyin.
- Christiansborg Sarayı’nın kulesine çıkın ve şehri seyredin. Bir diğer manzara yeri ise Rundetaarn.
- The National Gallery of Denmark ve National Museum’da tura katılın ve Danimarka tarihine ilişkin koleksiyonları detaylıca inceleyin.
- Dünyanın en iyi markalarında alışveriş yapmak için Stroget Caddesi’ne gidin. Buraya gelmişken City Hall Square’i gezin.
- Rosenborg Castle’da düzenlenen turlara katılın ve kralların özel alanlarını inceleyin.
- Frederik Kilisesi’nde düzenlenen törenlere katılın.
Mutlaka tadın!
- Christiansborg Sarayı ve Rundetaarn’da şehir manzarasını izlerken geleneksel İskandinav sandviçi Smorrebrod ve özel bir sokak lezzeti olan sosisli sandviçi tadın.
2. Yalnız kaldığınızı unutturacak yer: Barselona
Bazı şehirler vardır ki tek başınıza gezdiğinizde sizi içine çeker. Şehirle öyle meşgul olursunuz ki kimseye ihtiyaç duymaz, kendi yalnızlığınızı bile unutursunuz. Barselona da bu şehirlerden biri. Tek başına gezilecek yerler içinde yürüyerek keşfetmenizi önerdiğimiz Barselona’da, sürekli yoruldum diyen birinin yanınızda olmadığına şükredin ve şehrin tadını doyasıya çıkarın.
Yapmadan dönmeyin!
- Hazır tek başınayken Casa Mila, Casa Battlo, Gaudi’nin eserlerini detaylıca inceleyin.
- La Rambla’nın kalabalığında kaybolun. Her ara sokağı, küçük meydanları keşfedin.
- Ara sokaklarda karşınıza çıkan flamenko yapan insanlara katılın.
- Bir masal diyarı gibi tasarlanmış olan Park Güell’de bir banka oturun ve müzisyenlerin performanslarını izleyin.
- Sagrada Familia’nın içini görmek için kuyruğa girin.
- Montjuic Tepesi ve Barrio Gotico dedikleri tarihi yerleşimi sokak sokak gezin.
- Tibidabo’ya çıkın ve şehri izlemek için gün batımını bekleyin.
- Katalunya Meydanı’nda bulunan mağazalarda alışveriş yapın. Meydanda bir banka oturup güvercinleri besleyin.
- Barselona Katedrali önünde kurulan ikinci el pazarını gezin. Yıllar öncesine ait, anılarla dolu her ürünü inceleyin.
- Tüm şehri saran birbiri ardına sıralı plajlarda deniz keyfi yapın.
Mutlaka tadın!
- Şehrin en büyük yiyecek içecek pazarı La Boqueria’daki onlarca işletmeyi öylesine gezmek yerine her stantta mutlaka bir lezzet tadın.
- Barselona’nın ünlü tapas barlarında tapasların masanıza gelmesini sabırla bekleyin.
3. Bu şehirde yok yok: Stockholm
Yerel halkın turistlere karşı oldukça samimi olduğu Stockholm, bu nedenle tek başına seyahat edenlerin rahat edeceği bir yer. İskandinav kültürünü tanımak için bu samimi insanlarla tanışabilir ve şehre ait tüm tüyoları alabilirsiniz. Aynı zamanda yıllarca dünyanın en güvenli ve yaşanabilir şehirleri arasında da yer alan Stockholm, bu açıdan da yalnız başına seyahat edilecek yerler içinde en ideallerinden biri.
Yapmadan dönmeyin!
- Eski şehir olarak bilinen Gamla Stan bölgesini yürüyerek gezin.
- Bölgedeki Kraliyet Sarayı, Stockholm Katedrali, Parlamento Binası ve Nobel Müzesi için rehberli turlara katılın.
- Gamla Stan’daki Stortorget Meydanı’nda bulunan rengârenk yapıları en güzel kareyi buluna dek fotoğraflayın.
- Stockholm Sarayı’nda askerlerin geçit törenini ve muhafız değişimini bekleyin.
- Stockholm Belediye Binası’nın kulesine çıkın ve özellikle gün batımını bekleyip şehri fotoğraflayın.
- Stockholm’ü en iyi fotoğraflayabileceğiniz bir diğer yer ise dünyanın küre şekilli en büyük binasının çatısındaki SkyView. 30 dakika süren bir yolculuk sonrasında şehri doyasıya seyredin ve fotoğraflayın.
- Stockholm kırsal yaşamı gözlemlemenin en iyi yolu olan Skansen Açık Hava Müzesi’ne 2-3 saatinizi ayırın.
- Djurgarden Adası’nda Vasa Müzesi, Gröna Lund, Skansen ve ABBA: The Museum’u gezin.
- Södermalm Adası’ndaki eski gümrük binasında faaliyetlerini sürdüren Fotografiska’daki sergileri gezin, eğitimlere katılın.
- Eğlence parkı Gröna Lund’da sizi en tepeye çıkaran oyuncaklara binin ve şehri seyre dalın.
- National Museum’da sergilenen heykelleri porselenleri ve modern sanat eserlerini inceleyin.
- Kraliçe Christina dışında İsveç tahtına oturmuş tüm hanedan üyelerinin ebedi istirahatgahı Riddarholmen Kilisesi’nde ortalama 45 dakika süren turlara katılın.
Mutlaka tadın!
- Gamla Stan’daki kafelerde elmalı tart tadın.
- Fotografiska’daki kafede manzaraya karşı özel kahvelerden için.
- 1888 yılından bu yana kurulan Östermalms Saluhall’da yerel mutfağa ait lezzetleri tadın.
4. Yaşı olmayan şehir: Berlin
Kaç yaşında olursanız olun, Berlin için fark etmez. Birçok zıtlığı bir arada bulunduran bu şehir, gencinden yaşlısına tek başına seyahat için oldukça ideal. Tarihi mekanları, gezilecek yerleri, renkli hayatı ve eğlenceli yaşamıyla sizi, yanınızda biri olsa bile unutturacak yoğun bir programa sokacak.
Yapmadan dönmeyin!
- Müzeler Adası üzerindeki Altes, Pergamonmuseum, Neues, Alte Nationalgalerie ve Bode gibi müzeleri özel turlarla gezin. Turların ortalama 30 dakika sürdüğünü belirtelim.
- Aynı bölgede Berliner Dom Katedrali’ni de gezebilirsiniz.
- Panaromik bir Berlin manzarası için Reichstag’ın çatısını süsleyen cam kubbeye çıkın.
- Berlin’i bir başka noktadan izlemek isterseniz şehrin en canlı noktası Alexanderplatz’daki televizyon kulesinin gözlem bölümüne çıkın. Kuyrukta beklemeye hazırlanın.
- Özel rehberli turlarla Berlin Duvarı ve East Side Gallery’i gezin.
- 1961-1990 yılları arasında geçişleri kontrol altında tutmak için kullanılan Checkpoint Charlie müzesini de gezin. Temsili geçiş noktasındaki askerlerle fotoğraf çektirin.
- 19 bin metrekarelik alana yayılan Holocaust Anıt’ında kaybolun.
- Postdamer Platz’da sokak sanatçılarının performanslarını izleyin.
- Yılbaşı kutlamaları için en iyi Avrupa rotaları arasında yer alan Gendarmenmarkt’ı gezin. Meydanda biraz dinlenin ve çevreyi izleyin.
Mutlaka tadın!
- Alexanderplatz’da gezerken Pretzel alın.
- Berlin’in en büyük parkı Tiergarten’da çimlere uzanıp kahveyle birlikte Apfelstrudel yiyin.
5. Festivaller kenti: Edinburgh
Avrupa’da en çok festivalin, etkinliğin düzenlendiği şehir İskoçya’nın başkenti Edinburgh. Yılın belirli zamanlarında birçok kişi tek başına konserlere, festivallere, gösterilere katılmak için Edinburgh uçak bileti alıyor. Operadan dansa, klasik müzikten tiyatroya kadar sanatın her dalında gerçekleşen bu etkinliklerden kendi ilgi alanınıza göre seçim yapmak ancak tek başına seyahatle mümkün olabilir.
Yapmadan dönmeyin!
- Edinburgh Kalesi ve Holyrood Sarayı’nı da kapsayan Royal Mile Yolu’nu sindire sindire gezin. Kaleden Old Town’u seyredin.
- Tüm şehri izleyebileceğiniz yer ise Scott Anıtı.
- Old Town başta olmak üzere Edinburgh yürüyüş turlarına katılın. Bu turlarla hem şehri keşfedin hem de yeni insanlarla tanışın.
- Gün batarken şehri izlemek için Calton Hill’e ya da Arthur’s Seat’e gidin.
- Princess Street ve George Street’te alışveriş yapın. Birbiri ardına sıralanmış mağazaları gezin.
- Edinburgh dışına da çıkın. Özellikle Loch Ness, Glencoe ve Highlands turuna katılın.
- Tek başınıza biraz da macera yaşamak istiyorsanız ürkütücü ve ilginç atmosfere sahip Mary King’s Close’a gidin.
Mutlaka tadın!
- Şehrin meşhur kitap kafelerinde İskoç lezzetlerini tadın.
- Old Town’da İskoç bisküvisi Shortbreaf’in en yapımı versiyonlarını deneyin.
6. Modern hayattan uzaklaşmak için en iyi alternatif: Tallinn
Başta sosyal medya olmak üzere sosyal ağlara gömülmek, teknolojiyle bezeli modern hayat hepimizi bunaltıyor. Eğer her şeyden uzaklaşmak istiyorsanız Tallinn, bu hayattan sizi koparacak en iyi alternatif. Baltık üçlemesi olarak bilinen Estonya-Letonya-Litvanya’nın ilk adımı Tallinn, yer değiştirmek değil çağ değiştirmek isteyen kişilerin, tek başına seyahat edilecek yerler listesinde olmalı. Ortaçağ’dan kalma, hiç bozulmamış eserlerle dolu Tallinn’de surları, kiliseleri, katedralleri gezebilirsiniz. Tallinn uçak bileti aldıktan sonra şehre gittiğinizde Old City içindeki binlerce yıllık binalardan dönüştürülmüş otelleri tercih etmenizi öneririz.
Yapmadan dönmeyin!
- Tallinn’de tek başınıza doya doya gezeceğiniz ilk yer Old Town. Burada Arnavut kaldırımlı sokaklara sıralanmış, Orta Çağ’dan kalma zarif yapıları detaylıca inceleyin.
- Old Town’da Viru Kapısı, Town Hall Square, Aşağı Kasaba, St. Olaf’s, St. Nicholas ve Holly Ghost Church kiliselerini gezin.
- 60’dan fazla müzeye ev sahipliği yapan şehirde Estonian History Museum, Tallinn City Museum, Estonian Art Museum ve Şişman Margaret Müzesi’ni gezebilirsiniz.
- St. Olaf Kilisesi’ne zaman ayırın. 125 metrelik kilisenin çatısına çıkın ve unutamayacağınız Tallinn manzarasının tadını çıkarın.
- Kale duvarlarıyla çevrili Toompea Tepesi’ndeki sokakların hepsini keşfedin. Buraya gelmişken Estonya Parlamento Binası’nı, Rus Ortodoks Alexander Nevsky Katedrali’ni ve Lutheren St. Mary’s Katedrali’ni de görebilirsiniz.
- 77 metrelik tavanıyla dünyanın en yüksek tuvaletini ve Belediye Meydanı’ndaki dünyanın en eski eczanesini görün.
- Tallinn seyahatiniz öncesinde bavulunuza mutlaka bir dürbün koyun. Bahar aylarında yemyeşil parklarda bir banka oturun ve hem kendinizi hem de ağaçlarda adeta şarkı söyleyen ötücü kuşları dinleyin.
Mutlaka tadın!
- Estonya mutfağının öne çıkan lezzetlerinden etli güveç Seljanka’yı, somon ve alabalığı Old Town bölgesindeki restoranlarda tadın. Aynı bölgede av etlerini ve yanına eşlik edecek özel Leib ekmeğini de deneyebilirsiniz.
- Toompea Tepesi’ne geldiğinizde ise mutlaka badem şekeri alın.
7. Dünyanın en güvenli yerlerinden biri: Doha
Arap dünyasının incisi Doha, Numbeo’nun her yıl belirlediği, dünyanın en güvenli şehirleri listesinde yerini koruyan bir yer. Bu özelliğiyle başta kadınlar olmak üzere tek başına seyahat etmek isteyen herkes için ideal bir şehir olabilir. Doha uçak bileti alarak estetik binalarıyla, sanatsal ve rahat ortamıyla dikkat çeken bu şehri karış karış keşfedebilirsiniz. Eğer seyahatiniz yaza denk geliyorsa dünyaca ünlü plajlarda denize girebilirsiniz.
Yapmadan dönmeyin!
- Doha’da tek başına gidebileceğiniz en iyi yer deniz kenarındaki Corniche. Burada ister yürüyün, ister koşun ister bisiklete binin.
- Kendinizle baş başa kalabileceğiniz bir diğer yer ise körfezin en büyük parkı Aspire Park.
- Akşam üstü kızıl bir gün batımının keyfini çıkarmak istiyorsanız da tüm programınızı Corniche’ye göre yapın.
- Corniche’ye birkaç dakikalık yürüme mesafesindeki Waqif Çarşısı’nda yerel ürünler satın alabilirsiniz. Baharattan parfüme, mücevherden takıya o kadar değişik ürünle karşılayacaksınız ki buraya biraz zaman ayırın.
- Waqif’in yanındaki Falcon’da ise daha modern şeyler bulabilirsiniz. Falcon’da gezerken karşınıza çıkacak şahinler, fotoğraf çektirmek için sizi bekliyor.
- Katara Kültür Köyü’nde düzenlenen etkinliklere katılın.
- Doha’da deniz keyfi için Banana Adası, Al Safliya Adalası, Katara Plajı, Kültür Köyü Plajı ya da Palm Tree Adası Plajı’nı tercih edin.
- Farklı mimarisiyle dikkat çeken Doha’da camilerin tasarımları da oldukça farklı. Avlularında soluklanabilir, iç mekanlarında ibadetinizi yapabilirsiniz.
- Arazi araçlarıyla çölde safari yapın. Çölün sessizliğinde kendinizi dinleyin.
Mutlaka tadın!
- Suni ada The Pearl’deki restoranlarda Katar lezzetlerini tadın.
- Çöl safarisi sırasında bedevi kamplarında maklube, humus, falafel, patlıcanlı fatteh ve maftool gibi yöresel lezzetleri deneyin.
Tek başına iyilik: Ulan Batur
Güneş enerjisi ve ekolojik tarım konusunda yaptığı yatırımlarla dikkat çeken Moğolistan, tek başına iyilik peşinde koşan etik seyahat tutkunları için iyi bir seçenek. Şimdiden küresel ekonomi ile bütünleşmiş sayılan, ülkenin başkenti Ulan Batur ise en çok tercih edilen seyahat noktalarından. Ulan Batur uçak bileti alarak şehirde ekolojik tarım için çalışabilir, aynı zamanda nesli tükenmekte olan Saiga antilobu ve kar leoparı gibi hayvanların kurtuluşu için destek olabilirsiniz.