THK’ da uçakların durumu ve mevcut kayyımın açıklamaları üzerine eleştiriler daha da artıyor. Yaşanan sıkıntılar noktasında yetkin isimlerin açıklamaları da olayın iç yüzünü ortaya çıkartıyor. Konuyla ilgili açıklama yapan Turgut Özal Üniversitesi Sivil Havacılık Yüksek İstişare Kurulu Üyesi Mehmet Fatih PAKIR , kurum içinde yaşanılan sıkıntıları ve yapılması gerekenleri listeledi. Mevcut kayyımın bir an önce el çektirilip kurumun yapılandırılması ve amacına uygun çalışır hale getirilmesi gerektiğini vurgulayarak THK Genel Başkanlığı’nın kamu yararına dernek statüsünde kalması ve fabrika ayarlarına döndürülmesi gerektiğinin altını çizdi…
KAYYIM THK’YI YOK ETME ÇABASINDA
THK’da yaşanan son günlerdeki gelişmeler üzerine açıklama yapan Alfa Holding/Alfa Havacılık Yönetim Kurulu Başkanı, Uluslararası Proje Geliştirme ve Kalkınma Yönetim Kurulu Başkanı, Turgut Özal üniversitesi Sivil Havacılık Yüksek İstişare Kurulu Üyesi, Ticaret ve Ekonomi Kulübü Başkan V. Mehmet Fatih PAKIR: “Şu anki kayyum heyeti sadece AK PARTİ iktidarı döneminde destek almasına rağmen hükümet sorumlu tutularak yanlış kara bir propaganda yürütmektedirler.
Türk Hava Kurumu’nun mevcut içinde bulunduğu ekonomik krizin ve hiçbir hava aracının uçamaması tabiri caizse hurdaya dönmesi ne Orman Genel Müdürülüğü’nün ne Tarım Bakanlığı’nın ne de Cumhurbaşkanlığı’nın suçudur. Bu suçun tamamı 2 yıl boyunca her şeyi daha da kötüye götüren sadece taşınmaz satışı ile ilgilenen ve ilk icraatı mahkemenin kendilerine belirlediği 4.000 tl olan maaşı artırmaya yönelik çalışma başlatan liyakatsiz mevcut yönetimdir. İki yıldır kurumu kapanma noktasına getiren mevcut yönetim maaşlarını arttırmak için gösterdiği çabanın yarısını kurumu toparlamaya gösterseydi şu an ne hükümetimiz ne de devletimiz töhmet altında kalmaz milletimizin aklı karışmazdı.
Türkiye Cumhuriyeti tarihinin en kısa bakanlığını yapan düğüncü kayyum başkanı kendini THK başkanı olarak bile görmemektedir. Yaptığı bu kısa süreli bakanlık dönemini Ak Parti iktidarı döneminde yaptığı için şu anda sorumluluğunda bulunan kurumda maalesef yürütemediği tüm aksaklıklar ve hatalar hükümete fatura edilmektedir. Mevcut kayyım sadece kendine rakip olduğunu düşündüğü veya havacılık konusunda kurumun idaresi konusunda ehil olan insanları yaftalayarak suç duyurularında ve iftiralarda bulunarak elemeye çalışıp gizli kapaklı kurumu yok etme çabasındadır. Lakin bu fiiller maalesef kadim devletimize ve hükümetimize zarar vermekle beraber milletimize ve geleceğimize de zarar vererek yok edecek noktaya ulaşmıştır. İstifa etme erdemine haiz olmadığı için görevden alınana kadar o koltukta oturmayı sürdürecek geleceğimize tahribata devam edecektir. Asli görevi yönetim krizini çözüp kurumu seçime götürmesi gerekirken şube başkanlarını değiştirip iki yıldır ne seçim kararı ne de genel bir toparlanma kararında bulunmayarak deyimi yerindeyse kendi ifade ettiği gibi’’ nikahta olması ile kurumdaki makamda olması arasında hiçbir fark yoktur’’. Bu yönetimin bi an önce el çektirilip kurumun yapılandırılması ve amacına uygun çalışır hale getirilmesi gerekmektedir.THK Genel Başkanlığı Kamu yararına dernek statüsünde kalmalı, fabrika ayarlarına döndürülmelidir.
YAPILMASI GEREKEN:
THK – YENİDEN YAPILANDIRMA ÇALIŞMASI
Cumhuriyetin ilk yıllarında havacılık alanında geliştirilmesi, gençlere havacılığın sevdirilmesi ve bu alanda diğer ülkelerle rekabet edebilecek düzeye ulaşılması amaçlanmıştır. Bu kapsamda, ilk uçak fabrikası 1930’lu yıllarda THK tarafından kurulmuş ve üretilen uçaklar ihraç edilerek, imalatçı ülke konumuna ulaşılmıştır.
Kuruluş yıllarında genel bütçenin yetersiz olması sebebiyle THK halka mal edilerek, geliri fitre, zekât ve kurban derisi toplama yetkisi verilerek sağlanmıştır. Ayrıca gönüllülerden ayni ve nakdi bağış kabul eden bir kurum olarak faaliyetlerini sürdürmüştür.
Türkiye’nin her ilinde hatta ilçesinde şubeler açılarak gelir toplama ağı genişletilmiş Eskişehir İnönü Havacılık Tesisleri kullanılarak ülke sathında gönüllü ve istekli olanlar seçilerek havacılık eğitimine alınmıştır.
1980 Askeri darbesine kadar çok aktif ve yoğun çalışan THK, 1983 yılında yayımlanan Türk Sivil Havacılık Kanunu ve bu kanuna atfen yayınlanan Sivil havacılık Yönetmelikleri sonucu sivil sektöre de havacılık imkanı yapma yetkisi verilmesi üzerine ilk kez rekabet edecek özel firmalar ile karşılaşmıştır. 1990’lı yıllara gelindiğinde 1980 askeri darbesi sonrası iktidara gelen CHP ‘liidarecileri tarafından kurumun kanatları kırılmış yardıma muhtaç bırakılacak hale getirilmiş ve globalleşen sektörde havacılık alanında bir arpa boyu yol almamasına neden olmuştur. Kurum ana amacından çok, yardım toplama faaliyetlerine ağırlık vererek amacının dışına kaydırılmıştır. özel sektördeki hızlı gelişim ve değişim, THK ye sirayet etmemiş ve bu maksatla THK çatısı altında bulunan firmalar “ ticareti bilmeyen sadece ordudan emekli olmuş paşalara ve askeri darbe sonrası CHP’ye yakın olan kişiler tarafından adeta ele geçirilmiş olup AK Parti İktidarına kadar hiçbir olumlu katkı sunulmamış 2009 yılı itibari ile hem vakıf kurulmuş, hem üniversite kurulmuş, hem de 9 adet uçak AKPARTİ döneminde alınmıştır. Kurumun genel başkanlık makamıiş bulmak için koltuk oluşturulduğundan” çok büyük zararlar etmeye başlamıştır.
Sahip olduğu deneyim ve alt yapı ile envanterinde bulunan uçaklar, Devletimizin diğer birimlerinin (Orman yangınları gibi) ihtiyacı doğrultusunda kullanılmış, THK çatısı altında oluşan Gökçen Havacılık tarafından işletilmeye başlanmış uçaklar özel olarak kiralanmıştır.
Ancak THK çatısı altında bulunan şirketler için oluşturulan yönetimler, iş bilmez oldukları için, girdikleri her işte zarar ile çıkmış, almış oldukları kamu ihalelerinden elde ettikleri gelirleri de uçak filolarını yenilemek veya alt yapı güçlendirmek için değil, o zararları kapatmak için kullanmıştır.
Gerek gelirlerinde olan azalma (fitre zekat deri toplama vs) gerekse iş bilmez yöneticilerden oluşturulan şirketlerin kötü yönetimi sonucu zarlar, sonucu THK delege yapısında olan çatlamalar iç kavgaya sebep olmuş ve yönetimdekiler kendilerine emanet edilen malları satmaya, muhalefettekiler de sattırmamak için kavgaya tutuşmuş ve halk nezrinde başlangıçta olan güvenin kaybına yol açmıştır.
Bu kısır döngü ve çekişme sonucu THK, kendisine emanet edilen tesislerin bakımı, uçakların uçuşa elverişliliklerinin sürekliliğini, istihdam edilen uçuş ve bakım personele olan maaş yükümlülüklerini yerine getirmekte zorlanmış ve “ tasarruf etmek maksadıyla uçaklara bakım yapmamış, atıl olanları hurdaya ayırmış, personelleri işten çıkarmıştır.