Türk Hava Yolları Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Bolat, son günlerde gündeme gelen işten çıkarmalarla ilgili açıklama yaptı. Bolat mesajında, “Geçtiğimiz seçim sürecinde nefret söylemiyle halkımızın bir kısmını aşağılayan, bazı siyasi parti yönetici ve taraftarlarına hakaret eden ve bu şekilde Ortaklığımız ilkelerine aykırı şekilde hareket eden ve bunları da marifetmiş gibi sosyal medya hesaplarından iftihar vesilesi olarak yayan 20 – 25 arkadaşla yollarımızı ayırdık” ifadelerine yer verdi.
Hava Haber’in “Türk Hava Yolları, Skytrax tarafından Sekizinci Kez Avrupa’nın En İyisi Seçildi” başlıklı paylaşımını Linkedin hesabından alıntılayarak paylaşan Bolat mesajında şunları kaydetti:
“Kıymetli Arkadaşlar,
Bugün bir kez daha Avrupa’nın en iyi hava yolu seçildik. Aynı zamanda finansalları sağlam, gelecek yıllarını planlamış ve hedeflerini gerçekleştirmek için çalışmalarına başlamış bir havayoluyuz. Tarihin sıfır noktasını, medeniyetin başlangıcını bağrında barındıran bir coğrafyanın çocuklarının yönettiği ve çalıştığı bir havayoluyuz. Bilindiği gibi Anadolu, asırlardır her türlü inancın, kültürün ve medeniyetin yurdu olmuş. Biz de aynı hoşgörü ve empatiyle her türlü siyasi, dini ve fikri görüşe sahip 82 bin 500 kişilik bir aileyiz. Böyle de olmaya devam edeceğiz.
Geçtiğimiz seçim sürecinde nefret söylemiyle halkımızın bir kısmını aşağılayan, bazı siyasi parti yönetici ve taraftarlarına hakaret eden ve bu şekilde Ortaklığımız ilkelerine aykırı şekilde hareket eden ve bunları da marifetmiş gibi sosyal medya hesaplarından iftihar vesilesi olarak yayan 20 – 25 arkadaşla yollarımızı ayırdık. Bunların ekserisi iştirak şirketlerimizde çalışırken birkaç tanesi de ana markamızdaydı. Bu tür kişilerin, özellikle de kokpitte bulunmasını hiçbir şekilde kabul edemeyiz. CRM dediğimiz ekip ilişki yönetiminin uçuş emniyetindeki yeri hepimizin malumudur. Bu nedenle bundan sonra da Ortaklığımız ilkelerine ve hukuka aykırı olarak nefret söylemlerinde bulunan ve toplumun belli kesimlerini açıkça tahkir eden kişilerle (siyasi ve dünya görüşü ne olursa olsun) yollarımızı ayıracağız.
Bu arada bazı çalışma arkadaşlarımız tarafından ikinci turda oy vermeye giderken çekilmiş birçok fotoğraf ve paylaşımı da gördük. Bu arkadaşlarımızın nereye oy verdikleri çok belli oluyordu, zaten kendileri de bunun bilinmesini istemişler. Nefret ve tahkir söyleminde bulunmadıkları sürece bu paylaşımlar aynı zamanda demokratik bir toplum olmanın da gereği bizce… Yani birilerinin iddia ettiği gibi inandığı, güvendiği partiyi ya da yöneticisini “lanse” eden hiç kimseyi işinden etmedik. Ama aksini iddia ederek, bu şekilde ailemiz içine fitne sokmaya çalışan gazeteci kisvesi altındaki birkaç partizan müfteriye karşı hukuk önünde adaleti arayacağız. Büyük özverilerle bugünlere gelen ve milletimizin göz bebeği olan kurumumuzun hukukunu her platformda korumak için mücadele etmeye devam edeceğiz.”